YEHOVA ŞAHİTLERİ
Yine idari makam bir kısım delillerden hareketle ihraç kararı verip sonrasında itiraz üzerine şahsın görevini idame ettirmesinde kamu güvenliği ve düzeni açısından sakınca bulunmadığı, irtibat ve iltisakının belirli bir yoğunluğa, çeşitliliğe ulaşmadığı ve görevini sürdürmesinde sakınca oluşturacak boyutta olmadığından hareketle göreve iade kararı vermiş olabilir. Bu halde de iftira suçunun oluşmadığı kabul edilmelidir. Aynı şekilde idarenin veya adli makamların hukuka ve mevzuata aykırı veya ihmali davranışlarından, sıcağı sıcağına işlem yapmamasından kaynaklı tesis ettikleri işlemlerden, şikayette veya ihbarda bulunana sorumluluk yüklenemez. Örneğin şahsın şikayetinin üzerinden bir yıl geçtikten sonra işlem tesis edilmiş, arama gözaltı ve el-koyma işlemleri gerçekleştirilmiştir. Bu süreç zarfında bir kısım deliller kaybolmuştur.
- Mesela, mağdurun evine uyuşturucu madde veya tabanca koyup bilahare ihbarda bulunulabilir.
- Hıristiyan azınlıklar ve özellikle Rum Ortodoks cemaati arasında grubun inançlarını anlatmaya ve yayınlarını dağıtmaya başladılar.
Bu nedenle, isnadın gerçek dışılığı konusunda olası kast (muhtemel-gayrimuayyen kast) suçun oluşması için yeterli değildir. Eğer fail, isnat ettiği fiilin objektif olarak gerçek dışı olmadığı düşüncesiyle ihbarda bulunmuşsa, olası kastla hareket ettiği için iftira suçundan söz edilemez. Artuk-Gökcen-Yenidünya, a.g.e.,s.1030.-Önder,a.g.e.,s.222. “(1) Yetkili makamlara ihbar veya şikâyette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla, işlemediğini bildiği hâlde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idarî bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” şeklinde düzenlenmiştir. “Yetkili makamlara ihbar veya şikâyette bulunarak ya da basın ve yayın yoluyla, işlemediğini bildiği hâlde, hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idarî bir yaptırım uygulanmasını sağlamak için bir kimseye hukuka aykırı bir fiil isnat eden kişi, bir yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır” şeklinde düzenlenmiştir. Öte yandan, failin sonradan isnadından rücu etmesi, iftira suçunun oluştuğunun kabulü bakımından tek başına yeterli bir kıstas değildir. Bütün bu hallerde belirleyici olan husus, iftira suçufailinin, suçsuz olduğunu bildiği bir kimseye ihbar veya şikayet suretiyle suç isnat edip etmediğidir. O halde, iftira suçunun belirlenebilmesi bakımından, öncelikle bu husus saptanmalıdır.
Özellikle, haksız eylemde bulunanın sorumluluğunun onun yönünden rahatlıkla katlanılabilir; zarara uğrayan yönünden de hissedilebilir ölçüde ekonomik sonuçlar doğurması durumunda, ayırt etme gücü bulunmayanın sorumlu tutulması benimsenebilir. Şekilde suçladığını, bu asılsız iddiaların kişilik haklarına saldırı oluşturduğu belirten davacılar, davalının manevi tazminat ile sorumlu tutulmasını istemişlerdir. Doktrinde, kamu hizmetinin belirli özellikleri barındırması gerektiği ifade edilmektedir. 547) gerekmektedir (S. Asker, 1982 Anayasası’nın 59. Maddesi Bağlamında Spor Tahkim Kurulu Kararlarının Denetimi, Yüksek Lisans Tezi, Gazi Üniverbahsegel giriş Sosyal Bilimler Enstitüsü, Ankara 2017, s. 7-8). Bu bağlamda, idare hukukunun en temel kavramlarından olan kamu hizmeti kavramı doktrinde, organik, maddi ve şekli açıdan tanımlanmaktadır. Organik açıdan kamu hizmeti, faaliyeti yürüten organa odaklanmak suretiyle yapılan tanım olup görevi yerine getirmek için kamu tüzel kişisince amaca özgülenen personel ve vasıtaların bütünü olarak tanımlanmaktadır. Şekli açıdan kamu hizmeti ise; hizmetin kamusal yönetim usullerine göre yürütülmesi esasıdır. (M. Günday, İdare Hukuku, 10. Baskı, İmaj Yayınevi, Ankara 2010, s. 330). ( 4 ) Bu suçun mağdurun ekonomik bakımdan önemli bir kaybına neden olması halinde, ayrıca bin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur. Anayasa’nın “Hâkimlik ve savcılık mesleği” kenar başlıklı 140. Maddesine Danışma Meclisi tarafından yazılan gerekçede “… Adalet tevzii herşeyden önce güvenilir nitelikte olmalıdır. Bu hizmeti görenlerin tarafsızlıklarından şüphe edilmesi, hizmetin tam olarak yerine getirilmiş olduğunun kabulüne engeldir.
Polis, idarîgörevini yerine getirirken, önleyici ve koruyucu tedbirler alarak suçun işlenmesiniönler. Meselâ, suç işlenebilecek yerlerde karakollar kurar, devriye gezdirirveya kontrol noktası kurarak asayişi sağlar. Önleme görevi çerçevesinde, umumaaçık yerlerde arama ve kimlik kontrolları yapabilir; toplantı ve gösteriyürüyüşlerinde, mitinglerinde intizamı sağlayarak olayları önler vesabıkalıları izler. Suç işlediğinden şüphelenilen kişileri kontrol altındatutar, hasta, kimsesiz, aciz ve yolda kalan kişilere yardım ederek yolgösterir. Müvekkilerimizin hukuki açıdan her türlü ihtiyaçlarını maksimum düzeyde karşılamak ve tüm beklentilerine cevap vermeye çalışmak, bu anlamda hukuksal, kişisel, ekonomik ve ticari açıdan müvekkillerimizin gelişimine katkıda bulunmak temel amacımızdır.
1919’da ve daha sonraki yıllarda grubun yönetiminde, üyelerin sorumluluk, vazife ve faaliyetlerinde yeni düzenlemeler yapıldı. Rutherford’un bu reformları grubun öğretilerine ve yayınlarına da yansıdı. 1921’de yazdığı Harp of God’da farklı yorum ve görüşler ileri sürdü. Russell’ın siyonist görüşünü terketti ve grubun Tanrı’nın krallığıyla ilgili önceki tahminlerinden (1874, 1914) uzaklaşıp İbrânî atalarının 1925’te döneceğini ve Kudüs’ün yeniden inşasına yardım edeceğini, Tanrı’nın krallığının da bu yılda ve daha sonra (1940) gerçekleşeceğini ileri sürdü. Temmuz 1931’de Ohio’nun Columbus şehrinde düzenlenen yıllık toplantıda İşaya kitabındaki bir pasaja (43/10) gönderme yaparak grubun ismini Jehovah’s Witnesses olarak değiştirdi. 1932’de kıdemlilerin yerel seçimine dayanan sistemi kaldırdı ve 1938’de teokratik kurumsal sistemi getirdi. Ardından dünya genelinde cemaatlerdeki tayinler Brooklyn’deki merkezden yapılmaya başlandı. Dünya Savaşı yıllarında Rutherford ifade ve basın hürriyeti, toplanma ve kitap dağıtma hakkı, bayrağı selâmlamaktan ve askerlik hizmetinden muaf tutulma talepleri gibi mücadelelerinde Yehova Şahitleri’ne rehberlik etti.
4483 sy yasanın 4.maddesinin 3.fıkrası uyarınca işleme konamayacak muhteviyat ve şekilde yapılan bildirimlerde iftira suçu oluşmayacaktır. 15-)Savunma yapmak, iftira atmak demek değildir. Borç verdiği parayı ödememek için, suçu konu senedin zorla imzalatıldığını söylenmesi halinde diğer şartları varsa iftira suçu oluşur. 13-)Bir kimse haricen satıp devrettiği aracı bilahare geri almak veya resmi işlemlerini tamamlamak üzere, aracının falanca kişi tarafından çalındığı yolunda şikayette bulunması halinde iftira suçu oluşur. 8-)İftira suçunda, ihbar, şikâyet, basının haber verme hakkı ile savunma hakkı yönünden hukuka uygun sebebi teşkil edebilir. Yuz kızartıcı suç olmasından dolayı kanunlarda bazı hukuki sonuçlar bağlanmıştır. İftira suçundan mahkum olan kişi, Devlet memuru olamaz.
Dolayısıyla; failin, belirli olay veya olgulardan yola çıkarak, isnat ettiği fiilin mağdur tarafından işlendiği inancı ve şüphesi ile ihbarda bulunması hâlinde iftira suçunun unsurları oluşmayacaktır. Ancak bu suçun oluşabilmesi için, doğrudan kast tek başına yeterli olmayıp ayrıca failin hukuka aykırı fiil isnat ettiği kimse hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir müeyyideye maruz kalmasını sağlamak amacıyla hareket etmesi gerekir. Ancak bu suçun oluşabilmesi için, doğrudan kast tek başına yeterli olmayıp; ayrıca failin hukuka aykırı fiil isnat ettiği kimse hakkında soruşturma ve kovuşturma başlatılmasını ya da idari bir müeyyideye maruz kalmasını sağlamak amacıyla hareket etmesi gerekir. Bu nedenle, iftira suçu açısından failde kastın ötesinde belirtilen amacın varlığı, bir başka deyişle özel kastın bulunması gerekmektedir. Maddesiyle garanti altına alınan ‘anayasal dilekçe-şikayet hakkı’nı kullandığı anlaşılan olayda, hukuka aykırılık öğesinin gerçekleşmemesi nedeniyle yüklenen suçtan beraat kararı verilmesi gerekirken hatalı gerekçe ile yazılı şekilde mahkûmiyet hükmü kurulması isabetli bulunmamıştır. Maddesinin birinci fıkrasında yer alan yetkili makam niteliği taşıdığının kabulü gerekmektedir.